otizm ile uğraşan bilim insanlarının bir arada olduğu kalabalık bir toplantıda. "acaba şunu mu denesek, bunu mu denesek diyen ailelere ne diyebiliriz?". bırakın yararını, zararı olup olmadığını bile bilmediğimiz yöntemlere olur verebilir miyiz, ya da ne olursa olsun uyarmakla yükümlü müyüz? ailelerle beraber düşünme anlamında ortak aklı daha çok kullanmak, belki çok küçük riskleri almalarına ses çıkarmamak, ama esas olarak da gerçek seçenekleri üretmeye yoğunlaşmak. örneğin, son dönemde hangi genetik kusurla ilişkilli olduğu anlaşılan bazı problemlerden giderek (frajil X ya Rett sendromu gibi) benzer yönleri bulunan otizm için sahici ilaçların etkinliğini daha çok araştırmak... bu alanda geçtiğimiz yıl içinde hız kazanan araştırmaların sonuçları heyecan verici. ama araştırma ortamları dışında kullanıma geçirmek için bekleme süresi var. bu arada kimi işgüzar doktorların daha araştırması tamamlanmamış ilaçları kulaktan dolma bilgilerle reçetelerine doldurmalarının önüne geçilmeli mi, geçilebilir mi? ülkemizde otizme dönük tıbbi tedavi araştırmalarının kısıtlı sayısı artarsa, bu tarz “deneme”lerin güvenli ve bilimin ve hizmetin gelişimi dışında bir amaç gütmeyen şekilde yapılması mümkün olur. yoksa, umut tacirlerine teslim olmaktan başka çare görmeyen anne-babalara söyleyecek sözümüz kalmaz.
(AACAP kongresi notları, toronto 2011)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder